Korku - Komedi Önerisi: Housebound

Yaza girdiğimiz şu günlerde size zaman geçirmek için izlediğimiz türden güzel bir film önermeye geldim. Genelde bu tarz filmleri pek açıp izlemem. Ancak ne zaman kuzenim Büşra'ya gitsem, geceden sabaha kadar süren film maratonlarımızda  mutlaka korku komedi janrından bir şeyler izleriz. Size de önereyim dedim ^.^

Housebound, 2014 yılında çıkarılmış bir Yeni Zelanda filmi. Yazarı ve yönetmeni Gerard Johnstone. 1 saat 47 dakika uzunluğunda. Ancak işlenen temalar farklı yorumlandığından ötürü, korku - komedi deyince akla ilk gelen Scary Movie gibi filmlerden ayrılıyor.

Konusu ise şöyle: Kylie Bucknell bir atm soygunu yapmaya çalışırken yakalanır. Bunun sonucunda ev hapsi cezası alır. Annesiyle arası iyi olmayan Kylie, ergenken kaçtığı evine geri dönecektir. Ancak döndüğü zaman uyum sağlamaya çalışmak yerine tam aksi yönde hareket edecektir. Nasıl bir kafa yaşadığını merak ettiğim bir annesi var. Onunla epey bir zıtlaşıyor. Annesi evde hayaletler olduğuna inanıyor ancak Kylie bunu saçma buluyor. Gel zaman git zaman bazı durumlar Kylie'nin başına da gelince o da inanmaya başlıyor.

Lanetli ev temasından yola çıksalar da durum öyle olmuyor korku türünün değişik temalarını ele alıyor. Biraz ters köşe yapıyorlar. film ilk yarısında geriyor ikinci yarısında ise güldürmeye başlıyor. Hele, söylersem spoiler olur onun için söylemeyeceğim, bir karakterle tanışacaksınız ki gerçekten onu yazabilen insana buradan saygılarımı sunuyorum. 

Sonuç olarak, lanetli ev, hayalet hikayesi, takıntılı katil gibi temaların güzel harmanlandığı, absürd komedinin ise suyunun çıkarılmadığı hoş bir film olmuş. Tabii şunu söylemeden geçemem, eğer izlerseniz, 'ay gülmekten sandalyeden düştüm resmen karnım ağrıdı' gibi bir tepki vermeyecekseniz. Hatta esprilerin çoğu soğuk espri diye tabir ettiğimiz türden. Hele bir de ciddiyetle ciddiyetsizlik arasındaki ince çizgiyi anlamayabilirsiniz.^^

Yani, benim için bu film; kuzenime gittiğimde zamandan gitmesin diye iki saatlik uykuyla durduğumuz ve cips - çikolata - ice tea üçlüsüyle beslendiğimiz yerimizden sadece sigara içmek için (Ailecek monopoly, okey ve blöf oynamak için de kalkıyoruz canım) kalktığımız günlerde, film maratonunun arasına sıkıştırabileceğimiz bir film. İzlemeye karar verirseniz keyifli seyirler!^^

Not: Evet, kullanılan İngilizce hoşuma gitti. ^^ 

Hatcik