Eveet, geç kalmış bir yazı ile buradayım. Batman #3 yani I am Gotham'ın 3. kısmı 20 Temmuz'da çıktı. Ancak ben şimdi fırsat bulabildim. Olsun geç olsun güç olmasın <3<3<3 Gerçi hem geç hem de güç oldu. Neyse, bu güzel sayı için değer. Tom King'e de Twitter'dan şükranlarımı sunup geldim, aklımda bir şey kalmadı. Tamamı ile yazıya odaklanabilirim yani ^^
Edit: İkinci sayının yazısını eklemeyi unutmuşum: Batman #2
Sonunda üçüncü sayıda Gotham ve Gotham Girl ile ilgili cliffhangerlar çözüldü ya! Sonunda tabii, üç sayıdır kafayı yiyecektik neredeyse. Ya da yiyecektim. Bilemedim. Şunu benden başka okuyan varsa beri gelsin teori kasalım asdfghj tamam ciddileşiyorum.
Gelelim Gotham ve Gotham Girl'ün köken hikayesine.
Bir gece Hank (Gotham) anne ve babası ile yürürken az kalsın onların bir gangster tarafından öldürülmesine şahit olacaktı. Resimden de gördüğünüz üzere Batman'in orijin hikâyesine çok benzer bir şekilde üstelik. Neyse tam anne ve baba vurulacak iken Batman gelmiş ve olaya el atmıştır. Giderken de Hank'e, bunun korkusuyla savaşmak için, cesur olmak için bir fırsat olduğunu söyleyip Gotham'ın karanlık semalarına geri dönmüştür. Claire (Gotham Girl) o sırada ailesiyle olmamasına karşın bu durumdan çok etkilenmiştir. Hank ise Batman'i rol modeli olarak benimsemiş, onun yolundan gitme kararı almıştır. Claire de aynı şekilde tabii. Bu hayranlıkları da gitgide takıntı halini almıştır.
Bu iki kardeş çocukluğundan itibaren neredeyse tüm vaktini hayır işlerine adamıştır. Kalan vakitlerinde ise ya öğreniyorlardır ya da fiziksel olarak kendini eğitiyorlardır. Sonra, yetişkinlik çağına girince yardım etmek için 'zor' bölgelere gitmeye başlamışlardır. En son böyle bir yere gittiklerinde evden yüklüce bir miktar para istemişlerdir. Gotham'a geri döndüklerinde sağlıklı ve mutludurlar. Onlar şehre döndükten sonra Gotham iki de yeni kahraman kazanmıştır: Gotham ve Gotham Girl.
Bunları Hank ve Claire'in babası anlatıyor. Güya Matches Malone isimli bir FBI ajanı soruyor. Ahahaha! İşte burada Tom King'i ayakta alkışlamak istedim! Biz Batman fanlarını bir 10 dakika falan güldürdü. Niye mi? Matches Malone New Jersey'li bir gangsterdi. Ölünce Batman kimliğini çaldı. Bilirsiniz, Batman kılık değiştirme uzmanıdır. Matches Malone da kimliğine büründüğü karakterlerden biri <3<3<3
Ov! Unutmadan, Hank'in babasının Gotham (bu sefer şehir olan) hakkında yaptığı monoloğun çok güzel olduğunu söylemem gerek. Çok zekice yazılmış. Ay şu Tom King'i de övmeden iki dakika duramıyorum ^.^
Bruce, G&GG'nin evinden ayrılırken, Alfred'den çöken köprünün haberini alıyor ve hemencecik yola koyuluyor. Tabii ki bu da Monster Men'e bağlanacak. Neyse, Bruce olay yerine gidene kadar Gotham ve Gotham Girl durumu idare etmeye çalışıyor. Ancak ciddi anlamda zorlanıyorlar. Bu sırada yine güzel bir monolog okuyoruz ve baam! Hugo Strange'i görüyoruz. Unutturmayın da 'Night of Monster Men' gelmeden 'Batman and the Monster Men' yazısını yazayım. Gerçi hatırlarım ben. Taam taam.
Köprü olayı halledildikten sonra, G&GG'nin Batman hayranlığı yine gözler önüne serilmiş. "Batman, gittiğini görmemize izin verdi. Bu da bir şeydir dimi?" gibi diyaloglar havada uçuştu asdfghj of çok güldüm. Neyse daha sonra bir patlama oluyor ve Hugo Strange ile beraber Psycho-Pirate'ı görüyoruz. Yani Roger Hayden'ı. Psycho-Pirate'ı görünce aklınıza Doctor Fate'in gelmesi çok normal. Taktığı Medusa Maskesi'nden dolayı insana çağrışım yapabiliyor. Peki kimdir bu Psycho-Pirate, necidir?
Psycho-Pirate esasında Charles Halstead'di. Gardner Fox tarafından yaratılan bu karakter ilk kez All - Star #23'de görüldü. Halefi olan Roger Hayden ise ilk kez Showcase #56'da görülmüştü. Medusa Maskesi takıyor demiştim. Bu sayede diğerlerinin duygularını manipüle edebiliyor. Hatta bu arkadaşın Barry Allen'a (Flash) işkence etmişliği vardır.
Hikâyemize dönersek finalde bu ikisini gördük ve yeni bir cliffhanger eklendi! Gotham ve Gotham Girl'ü bile üçüncü sayıda öğrendik, bu meseleyi çözmemiz ne kadar zaman alacak bilemiyorum asdfg Yok o kadar olamaz. I am Gotham altı sayı sürecek çünkü. Yoksa beş miydi? Yok yok altı. Ay bakmaya üşendim şimdi.
Şimdi gelelim dikkatimi çeken bir iki noktaya. İlk olarak: Flashback sahnesinde yeni dizayn edilen kostüm vardı dikkatinizi çekti mi? Evet, yarasa sembolünün çevresi siyahtı ama olsun, sonuç olarak yeni kostüm. İkinci olarak, Batman'in kemeri (Bununda ismi çok havalı he: Utility Belt) sivri sivriydi. Flashback sahnesinde sarı olan kemer, normal çizimlerde siyahtı :') David Finch'e buradan kığps yolluyorum ^^ Kaçmaz bizden ^.^ Gerçi renklendiren o değil niye ona kığpsladıysam. Olsun, bu da benim ayıbımdır. Silmeyeceğim, kalsın öyle. Bu arada mürekkepleme (inking işte) Danny Miki, renklendirme Jordie Bellaire tarafından yapılıyor.
Bu arada David Finch'in ve kadrosunun şukusunu vermek gerek. Gerçekten çizdikleri pek çok sahne çerçeveletip duvara asmalık türden. O kadar iyi. Bu arada G&GG'nin kostümleri hakkında hiç konuşmadım. Dizaynı iyi buluyorum ben, özellikle GG'nin kostümünü sevdim. Eteğinin pilisinden olacak, çok hoş görünüyor gözüme.
Toparlayayım artık: Üçüncü sayı Gotham'ın halkına nasıl hissettirdiğini gözler önüne seren bir sayı olmuş. İyi ve kötü yanları verilmiş. İkinci sayıdan daha iyiydi bu sayı. Tom King'in hayranlara göz kırpması ve bir Batman hayranının bakış açısının verilmesi güzel olmuş. Ve sonunda G&GG'nin köken hikayesi verildi de içi doldu bu karakterlerin. Kimine göre bu köken "Yine mi ulan" dedirtecek cinsten olsa da, ben sevdim.
Batman #4, 3 Ağustos'ta çıkacak. (BEn ne zaman yazarım o bilinmez tabii) Yarın ise (Yani 27 Temmuz'da) Nightwing #1, Batgirl #1 ve Titans #1 çıkacak. Evet bunlar benim özellikle beklediğim serilerdi.
Esenlikle kalın.
Cıkan sayıları okudukkan sonra incelemelerinizi okuyorum. Yazilariniz icin teşekkürler.
YanıtlaSilTeşekkürler ^.^
Sil