Sleepy Hollow

Merhabalaaar! Bugün yine bir film yazısı için buradayım. Aslında bloga biraz kaçmak için yazı yazıyorum şu an. Neden mi? Bugün benim doğum günüm. Hiçbir doğum günümü önemsediğimi hatırlamıyorum bunu da önemsemiyorum da insan doğum gününde mobilya montajıyla da uğraşmak istemiyor tabii :/ Bizim kitaplıkta artık kitap koyacak yer kalmamıştı. Kitapların yarısından çoğunu kolilere aktarmıştık. Yeni kitaplarla birlikte onlar da birikti de birikti. Sonunda yeni kitaplığı kurduk bugün. Kitapları oraya dizmesi de yordu. Neyse filme geçeyim ne konuştum be sdfgh

Sleepy Hollow

Sleepy Hollow 1999 yapımı bir Tim Burton Filmi. Türkçeye Hayalet Süvari diye çevrilmiş ancak Başsız Süvari, Kesik Başlı Süvari diye varyasyonları da mevcut. Washington Irvin'in The Legend of Sleepy Hallow isimli hikayesinden uyarlama. Başrolde Johnny Depp ve Christina Ricci var. 

Bu filmi ilk kez izlediğimde henüz veletlik çağımdaydım. İzlediğim ilk Tim Burton filmidir aynı zamanda. O zamanı hatırlıyorum da adeta büyülenmiştim. Bundan dolayı olacaktır ki filmi hâlâ açıp izlerim, ilk izlediğimdeki gibi zevk alırım. Her izlediğimde de Tim Burton sevgim artar. ^^

Konusu ise şöyle: 1799 yılındayız. Yani Salem Cadı Mahkemeleri'nin üzerinden (1692) bir asır geçmiş. Salem Cadıları'nın filmle bir alakası yok tabii. Ancak cadıların var. Her neyse. Ichabod Crane (Johnny Depp) çok yetenekli bir dedektiftir. Her şeyin bir nedenler - sonuçlar silsilesinden oluştuğunu düşünen ve her şeyi mantık üzerine oturtabileceğine inanan Ichabod, vak'alarında çağdaşlarına göre daha modern yöntemler kullanmaktadır. Hatta kendi tasarımı olan bazı aletleri bile vardır.

Bu durumdan dolayı üsleri tarafından pek hoşlanılmaz. Bundan dolayı da bu yeteneklerini 'ölçmek' için bir teste tabi tutacaklardır. Sleepy Hollow bölgesine, orada yaşanan seri cinayetleri çözmek üzere gönderilecektir. 

Köy halkı cinayetlerin 'Başsız Süvari' denilen, savaşta yer almış cani biri tarafından yapıldığını söylemektedir. Ichabod bilimsel düşünen ve batıl inancı olmayan biri olarak bunu mantık çerçevesine oturtmaya çalışsa da ileride söylentilerin gerçek olduğuna kendi de şahit olacaktır.

Tabii ki korkusuna yenik düşmeden ve mantıksal düşünme yeteneğini kaybetmeden bu işi çözecektir. Sonuçta doğa üstü olsa dahi bir sebebi ve çözüm yolu olması gerekir. 

Öncelikle söylemeliyim ki bu tam anlamıyla bir Tim Burton filmi. Olabildiğine gotik, olabildiğine masalsı. Ancak karanlık bir şekilde masalsı ^^ Pek çok nokta için de sürreal diyebiliriz. Bu arada Tim Burton'ın, yarattığı eski karakterlere gönderme yaptığını düşünenler var. Şimdi yazıyı onlarla boğmayacağım. 

Johnny Depp'e gelecek olursak... Nasıl ki Vincent (kısa film olan), pek çok Tim Burton karakterinin 101 niteliğini taşıyorsa, Johnny Depp de burada öyle. Yaptığı pek çok mimik ve hareket size çok tanıdık gelecek. Hatta biraz daha ileri gidersem Jack Sparrow 101 görülebilir sdfghjkl Ancak burada bahsettiğim kötü bir özellik değil. Bilakis Johnny'nin buradaki haline bayılıyorum.

Bu arada Tim Burton'ın, Ichabod'un her bayılmasında annesiyle ilgili olan anılarını göstermesine bayıldım. Ichabod'un neden böyle 'mantıklı' olmasını gösterdi bize. Ancaaak, bu anılar rüyayla öyle bir harmanlanmış ki, evet olayın temelini çözüyorsunuz ancak sadece bir rüya olduğunu görüyorsunuz, hatta kâbus. Yaşadığı olayları sadece bilinçaltı yorumuyla biliyoruz yani ^^ Ve annesiyle olan rüya sahnelerinin karanlık olmadığı aşikar, buna rağmen ise gotikliği elden bırakmamış Burton. Hatta o kadar parlak çekilmesine rağmen germeyi de. ^^

Germek demişken, IMDb filmi Fantazi, Korku, Gizem türlerine alsa da korkutmadığını söylemeliyim. Yer yer gerçekten gerilim yarattığı doğru ancak kesinlikle korkutmuyor. Filmin sinematografisinden bahsetmeden duramıyorum, Tim Burton olabildiğince efekt kullanmamaya çalışmış. Yani o sisleri, o geçişleri vesaire olabildiğince doğal yapmış. Tabii bu da ona bir Oscar kazandırmış. ^^ 

Artık toparlayayım: Renkleriyle, mekanlarıyla, işleniş biçimiyle klasik bir Tim Burton filmi. Oyunculuklar gerçekten iyi. Senaryo sağlam. Burada küçük bir not düşeyim: Henüz gerçek hikayeyi okumadım. Yani esere ne kadar sadık kalınmış bilmiyorum. Ancak okuduğum yorumlarda pek de sadık kalınmadığını öğrendim. Şunu unutmamak lazım, Tim Burton hikayeyi kendi evrenine adapte eder. Zaten birebir sadık kalmadığından olsa gerek ki, filmin ismi The Legend of Sleepy Hollow değil, sadece Sleepy Hollow. ^^ Yani biz çakalsak Tim Burton bizden daha çakal. 

Sonuç olarak, gotik ama mizahtan ödün verilmeyen, insanı karanlık bir masala sürükleyen ve bir yandan dedektiflik hikayesi olan, gözlerinizin bayram edeceği harika bir film. İzleyin izlettirin, pişman olmazsınız. ^^

Hatcik