27 Kasım 2015 Cuma

Hatcik Okuyor | Bram Stoker - Dracula

Selam gençler. Nasılsınız bakalım? Ben de iyiyim çok şükür. Bugün size kitap önermeye geldim. Ama uzun zamandır bloga adam akılllı bir şeyler yazmamak fena paslandırıyor. Şu an 'hım buraya ne yazıyorduk? Nağsıl gidiyorduk?' kafasını yaşıyorum. Olsun, devam edelim bakalım belki bir şeyler çıkar.

Ben de pek çok insan gibi, önce Gary Oldman'ın Dracula'yı oynadığı '92 yapımı Bram Stoker's Dracula'yı izledikten sonra kitabı okudum. Aslında filmi çok zaman önce izledim. Sonra bir gün sıkıntıdan ölürken, ne okusam ne okusam, sıkmasın ama hemen de bitmesin, varoluşçu olur aslında ama elimdeki varoluşçuları okudum, ne okuyacağım ulaağğnn derken Dracula aklıma geldi ve neden olmasın dedim. Zaten Edgar A. Poe sayesinde gotik edebiyata olan hayranlığımı artırmak için yer arıyordum bu da iyi denk geldi. Sırada Frankenstein var^^

Neyse kitaba geçecek olursak, öncelikle filmi aklınızdan silin. Çünkü alakası bile yok. Tamam alakası bile yok derken abartmamalıyım ancak aşırı değiştirilmiş ve edebiyatta bir yer edinip sonra hollywood beyaz perdesine aktarılan -gerçi bunu hollywood diye sınırlandırmak da yanlış, dünyanın her yerinde böyle-  yapıtların yüzde doksanının yaşadığı hazin sonla karşılaşmış: 'Kitabı çok daha iyiydi niye böyle bozmuşlar ://' fikri anında kafanızda beliriyor ki, ben filmi daha önce izlemiştim bu gibi durumlarda bu fikrin oluşması beklenmez ama kitap o kadar iyi ki ister istemez oluşuyor...

Öncelikle kitap günlüklerden oluşuyor. Yani  karakterlerin bakış açılarını daha iyi görüyorsunuz. Kitap Jonathan Harker'ın günlükleriyle başlar ki bence günlüklerin en güzel kısımları bunlar. Kont'un şatosunu gördüklerini anlatmaktadır. Şunu da itiraf etmeliyim ki, en akıcı olan günlükler bunlardı. Lucy'nin, Dr. Seward'ın günlükleri bu kadar akıcı değildi.

Kitap Jonathan Harker'ın, İngiltere'den toprak satın alan Kont Dracula'nın işlemlerini halletmek için Transilvan'ya ya seyahat etmesiyle başlar. Yaşadığı dehşeti günlüğüne yazar. O kadar korkunç şeyler yaşar ki, saçları bembeyaz olur Jonathan'ın. Bir şekilde şatodan kaçarak İngiltere'ye döner ve yolda Mina ile evlenir. Bu sırada nosferatu olan Kont Dracula yeni kurbanını seçmiştir: Lucy...
Mina'nın yakın arkadaşı olan Lucy, Arthur ile evlenmek üzeredir birden hastalık belirtileri baş gösterir. Bunun üzerine Lucy'nin yakın arkadaşı olan Dr. Seward, çok bilgili ve deneyimli olan Dr. Van Helsing'i Lucy'yi tedavi etmesi için çağırır. Van Helsing Lucy'ye neler olup bittiğini çözer ancak onu bir insan olarak kurtaramaz. Onun için yapabildiği tek şey vampire dönüştükten sonra onu gerçek ölümle tanıştırmak olur. -Tanıdık geldi değil mi?^^- Bundan sonra Van Helsing ve arkadaşları, Jonathan ve Mina ile birleşerek Kont'un peşine düşer. Tabii ki, Mina'nın kaçamayacağı şey Kont tarafında ısırılmak olur. Artık adamlarımızın daha Kont'u gerçek ölümle tanıştırmak için daha gerçekçi bir sebebi vardır: Mina'yı kurtarmak.

Aslında yapmak istemiyorum ama bir kaç noktayı filmle karşılaştıracağım. Bu kısımda film için spoiler içeriyor olacak. Ona göre. ^^Öncelikle kitapta Mina Kont'a aşık olmuyor, ipliğini pazara çıkarmak için epey uğraşıyor. İkinci Kont Dracula filmdeki gibi sevilecek hatta biraz daha ileri gidersek tapılacak biri değil aksine epey tiksinç. ^^ Üçüncüsü filmde hafif bir Türk düşmanlığı sezebilirsiniz. Kitapta böyle bir şey yok. Sadece kurgu üzerinden -ki mecbur olarak Dracula Voyvoda yani- gidiyor. Varsa da ben farketmedim diyelim.

Bu arada okurken gerçek vampir edebiyatını göreceksiniz. Misal Kont Dracula da eve davet edilmeden giremiyor ancak nerede o nerede Bill Kompton. Nasıl bu kadar boktan hale geldi bu tema hiç anlayamıyorum. Neyse.

Son olarak bayağı uzun bir kitap ama kesinlikle çok güzel ilerliyor. Okuyun pişman olmazsınız. Hadi gittim ben^^
Share:

2 yorum:

  1. Valla çok imrendim şu an. Ben de böyle şeyler yapıcam. Ben de okuduğum kitapları yazıcam, izlediğim dizi-filmeri anlatıcam burda. Çok güzel :))

    YanıtlaSil
  2. Kişisel blog olmanın bu yönünü seviyorum ben de. ^^ İçerik bizim hayal dünyamızla kısıtlı :)))

    YanıtlaSil

Yorumunuzu eksik etmeyin, her biri çok değerli^^