ELFEN LIED (Erufen Rito)
Anime izleyesim tuttuğu dönemlerde (böyle dediysem de çok uzak bir dönem zannetmeyin, yakın bir dönem ehehe^^) güzel bir şeyler izlemek için yaptığım derin araştırmalar sonucunda ulaştım bu animeye. Herkes ilk 10 animesine (Hatta ilk beşine bile alan çok kişi vardı) bunu eklemiş. Dedim bu kadar insan söylüyorsa vardır bir bildikleri başladım bende.
Konusu şöyle: Dicloniuslar insanların evriminin bir sonraki varlığı olduğuna kanaat getirilmiş varlıklardır. Normal insanlardan fiziksel olarak boynuzları ve görünmeyen vektörleri yönüyle ayrılırlar. Bu vektörler ortalama olarak 2 metre uzunluğundadır ve bu görünmez eller herhangi bir insana değdiğinde bu bireyin doğan/doğacak çocuğu Diclonius olarak doğmaktadır. Dicloniuslar içlerinde savaş halindedirler, iyi ve kötü taraf. Çevreden gördükleri tepki onları genellkle öldürme eğilimine getirir. Zaten Dicloniuslar insanlığa tehdit olarak görüldüğünden ya öldürülür yada bir araştırma merkezinde tutulurlar.
Bir gün bu merkezden Lucy adında bir Diclonius kaçar ve kaçarken bir çok insanın ölümüne sebep olmuştur aynı zamanda kafasından bir kurşun darbesi almıştır. Bu kurşun darbesiyle Lucy'nin hafızası kaybolmuştur ve kişilik bölünmesi yaşamaktadır. Sabaha karşı Kohta ve Yaku adında ki kuzenler sadece 'Nyuu' diyebilen Lucy'yi bulup ona üzülmüştür ve yardım etmeye karar vermişlerdir. Ancak Lucy'nin içinde yaşadığı iyi-kötü savaşından habersizdirler. Zamanla Kohta, Yaku ve Lucy geçmişte yaşadığı şeyleri hatırlayacaktır.
Gelelim benim düşündüklerime... Bu overrated bir animeden başka bir şey değil. Tamam verdiği mesajlar çok güzel, zaman kaybı değil ama insan hakkında yazılanları okuyunca diyor ki "aha hayatımın bakış açısını değiştirecek bir anime buldum". Yok öyle bir şey. Evet izlerken içim burkulmadı mı? Üzüldüm. İnsanoğlunun yaptıkları, yapacakları, yapabilecekleri göz önüne serilmiş ancak "İlk beş animem içerisinde, mükemmel, ben böyle bir anime daha izlemedim" gibi yorumlarda yalan onu bilin de izleyin derim :)
Bir gün bu merkezden Lucy adında bir Diclonius kaçar ve kaçarken bir çok insanın ölümüne sebep olmuştur aynı zamanda kafasından bir kurşun darbesi almıştır. Bu kurşun darbesiyle Lucy'nin hafızası kaybolmuştur ve kişilik bölünmesi yaşamaktadır. Sabaha karşı Kohta ve Yaku adında ki kuzenler sadece 'Nyuu' diyebilen Lucy'yi bulup ona üzülmüştür ve yardım etmeye karar vermişlerdir. Ancak Lucy'nin içinde yaşadığı iyi-kötü savaşından habersizdirler. Zamanla Kohta, Yaku ve Lucy geçmişte yaşadığı şeyleri hatırlayacaktır.
Gelelim benim düşündüklerime... Bu overrated bir animeden başka bir şey değil. Tamam verdiği mesajlar çok güzel, zaman kaybı değil ama insan hakkında yazılanları okuyunca diyor ki "aha hayatımın bakış açısını değiştirecek bir anime buldum". Yok öyle bir şey. Evet izlerken içim burkulmadı mı? Üzüldüm. İnsanoğlunun yaptıkları, yapacakları, yapabilecekleri göz önüne serilmiş ancak "İlk beş animem içerisinde, mükemmel, ben böyle bir anime daha izlemedim" gibi yorumlarda yalan onu bilin de izleyin derim :)
KIKI'S DELIVERY SERVICE (Majo No Takkyubin)
IMDb'nin sunduğu izleme tavsiyelerinde karşıma çıktı bu anime. Konusuna baktım dedim güzelmiş izlenir sonra bir baktım Miyazaki'ninmiş! Hiç zaman kaybetmeden başladım izlemeye.
Konusu Şöyle: Kiki 13 yaşında cadı bir kızdır. Ve her cadı gibi o da 13 yaşında başka bir şehirde (başka bir cadının daha bulunmadığı) tek başına yaşayarak eğitimini tamamlamalıdır. Böylece Kiki, annesinin hediye ettiği süpürgeyle kedisi Jiji'yi de yanına alarak yola çıkar. Bu yeni şehirde kendisine yardımcı olan bir fırıncının yanında kendi işini yapmaya başlar, Kiki'nin Kurye Servisi. Ancak Kiki zamanla cadılık yeteneklerini kaybetmeye başlar. Kiki'de yeteneklerini geri kazanmaya çalışırken farklı olaylar gelişir.
Harika bir anime! Bayılırım böyle cadı temalı şeylere... Animeyi izlemeye başladığımda sürekli bir tanıdıklık hissediyordum. Şu sahneyi bir yerden hatırlıyorum, şurası çok tanıdık sanki şu çizimi daha önce görmüştüm diye kurcalaya kurcalaya sonunda hatırladım. Yani eğer yalnış hatırlamadıysam tabi.. Ben ortaoklua yada ilkokula yada ortaokula geçtiğim zamanlardan birinde herzamanki gibi hastaneye gideceğim için okula gitmemiştim. Hastaneden erken döndüğümüzde tv'de buna rastlamıştım. Mutlu mutlu izlerken ablam gelip izletmeişti sinir şey. :D:D Galiba bu anime oydu. Bu da böyle bir anımdır. İzleyin izlettirin, kendinizden bir parça bulacaksınız Kiki'nin Kurye Servisinden çok daha derinlere ineceksiniz, inanıyorum ^^ :D
Kalan animeleri de başka bir sefere yazarım artık, sağlıcakla kalın! ^^
Not: Dün acil bir işim çıktı ablama yazıyı taslak olarak kaydet dedim yayınlamış keko. Yarısını okuduysanız bu ne demişsinizdir haliyle. :D
Not: Dün acil bir işim çıktı ablama yazıyı taslak olarak kaydet dedim yayınlamış keko. Yarısını okuduysanız bu ne demişsinizdir haliyle. :D
0 yorum:
Yorum Gönder
Yorumunuzu eksik etmeyin, her biri çok değerli^^