31 Ağustos 2012 Cuma

WIT

WIT
IMDB: 8/10
Yine başka bir filmle karşınızdayım! Dün izledim bu filmi ve çok beğendim. 2001 yılı Amerikan yapımı. Kesinlikle harika bir yapım. Amerikalılar bu işi biliyor. Emma Thompson başrolde. Kesinlikle bir dram. İnsanı ağlatan cinsten. Ve o kadar gerçek ki, o kadar hayattan ki insan gelecekte ne yaşacağını düşünmeden edemiyor. Her sahnesi insanın içine işliyor. Hasta psikolojisini gerçekten iyi yansıtmışlar. Yalnız bir insanı iyi yansıtmışlar. Konunun etkileyiciliği dışında set tasarımı ve ışıklandırması harika... Kısacası insanı üzen bir film ama başarılı. İzleyip izlememek size kalmış... Mendilleri hazırlayın.
(Yazının bu kısmından sonrası ağır spoiler içerir)
SPOILER

Vivian Bearing bir edebiyat profesörüdür. Kanser teşhisi konulduktan sonra hayatını sorgular. Bearing, çocukluktan kanser teşhisin konduğu döneme kadar yaşadığı süreci değerlendiriyor ve kameraya dönerek seyirciyle birebir iletişim kuruyor. Tedavi süreci, geçmiş sorgulaması ve hastanedeki doktor-hasta yaklaşımının bir hasta gözünden değerlendirmesi, yine bu akademisyenin izleyiciyle diyalogları şeklinde aktarılıyor.
Bearing küçükken bile çok kitap okuyan biridir. Öğrencilik döneminde pek arkadaşı yoktur ve zamanının çoğunu kütüphanede geçirir. Anne ve babasını kaybeder. Sert bir akademisyendir ve hastaneye yattığında bu sert tavrından dolayı pişmanlık yaşar. Hastalığı ilerler. Kanser başka bölgelere yayılır. Kimsesi olmayan Bearing, yalnızlık içinde ölüme doğru koşar. Birgün hastaneye eski öğretmeni gelir. (o ne sahneydi ya, oturup ağlamak istedim resmen). Beaaring'e kitap okur ve hastalığı boyunca onu ziyarete gelen tek kişidir. Daha sonra Bearing yalnızlık içinde ölür...


işte bu o sahne... Türkçe alt yazısını bulamadım maalesef...
Ah ne filmdi ama....



Share:

0 yorum:

Yorum Gönder

Yorumunuzu eksik etmeyin, her biri çok değerli^^